Soru-Cevap

Peygamberler Yalnızca Ortadoğu Bölgesine mi Gönderilmiştir?

Soru: Peygamberler yalnızca ortadoğu bölgesine mi gönderilmiştir?

Cevap: Cenab-ı Allah insanlık tarihi boyunca, insanların ıslâhı için, insanın bulunduğu her topluluğa peygamber göndermiştir. Nitekim Kur’an-ı Kerîm’de, “Andolsun biz, her ümmete, “Allah’a kulluk edin, tâğûttan kaçının” diye peygamber gönderdik.” (Nahl, 36) ayeti bize bu hakikati ifade etmekte, her topluma Allah tarafından peygamberler gönderildiğini sarih bir şekilde beyan etmektedir.

Fakat bu soruyu soran kimseler, muhtemelen Kur’an’da adı geçen yirmi küsür peygamberin hepsinin Mezopotamya-ortadoğu bölgesinde yaşamış olmasından hareketle hatalı bir anlayışa düşmüşler ve bu bölge dışında peygamberin olmadığını zannetmişlerdir. Lakin peygamberlerin sayısı, Kur’ân-ı Kerîm’de ismi geçenlerden ibaret değildir. Bu bilgiyi bize bizatihi Kur’ân-ı Kerîm’in kendisi vermektedir; “Andolsun, senden önce de peygamberler gönderdik. Onlardan sana kıssalarını anlattığımız kimseler de var, durumlarını sana bildirmediğimiz kimseler de var.” (Mü’min, 78) Dolayısıyla biz bu ayet sebebi ile Norveç’e veya Güney Kore’ye peygamber gönderilmediğini asla söyleyemeyeceğimiz gibi onlar hakkında bilgi sahibi olmak zorunda da değiliz.

Kur’ân-ı Kerîm Neden Sadece Belli Bir Coğrafyadan (Ortadoğu) Bahseder?

Peki Kur’an, neden sadece belli bir coğrafyaya gönderilen peygamberlerden bahsetmiştir? Aslında bunun cevabı da oldukça basittir. Dönemin toplumu o peygamberlerin ismini bilmekteydi. Onlara İbrahim, Yusuf, Musa, İsa (aleyhimüsselam) isimleri yabancı değildi. O yüzden en fazla “öncekilerin hikayeleri”[1] diyebiliyorlardı. Fakat onların hiç duymadığı isimlerin kıssaları anlatılsa hem tebliğ zorlaşabilir hem de Peygamber Efendimizle (sallallâhu aleyhi ve sellem) alay edebilirler, belki de inananların kalbine şüphe düşebilirdi.

İnanç Sistemlerindeki Benzerlik

Dünyada birçok kadîm medeniyetin inanç sistemlerinin birbirlerine olan benzerlikleri dikkat çekicidir. Bu da İslam’ın her kavme peygamber gönderildiğini söylemesini tasdiklemektedir. Zira birçoğunda yaratıcının varlığı, ölümden sonra hayat, amellerin tartılması gibi konular işlenmektedir. Oluşan bozulmalar ve farklılıklar ise o topluluğa gönderilen peygamberin vefatından sonra hak dinin nasıl bozulduğunu bizlere göstermektedir.

Tek Din İslam

İnsanlık tarihinden bu yana, gönderilen her peygamber yeni bir din getirmemiş, hepsi bir olan Allah’a iman etmeye ve O’na teslim olmaya çağırmıştır ki bu da İslam’dır. Lakin zamanla insanların sapması ve saptırmasıyla hak din tahrife uğramış ve özünü kaybetmiştir. Dolayısıyla, esasında tek olan hak din, birçok âmil ile farklı şekillere girmiş ve dünyada birçok din oluşmuştur. Fakat buna rağmen içlerindeki benzerlikler, birçoğunun tek bir yerden geldiğini göstermektedir.

Özetleyecek olursak, insanlığın olduğu her bölgeye Cenâb-ı Allah peygamberlerini göndermiştir. Buna Uzakdoğu da Avrupa da Amerika da dahildir. Fakat her birinin ismini bize bildirmemiştir.[2]

Doğrusu biz seni hak ile desteklenmiş bir müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Hiçbir ümmet yoktur ki içlerinden bir uyarıcı gelip geçmemiş olsun.” (Fâtır, 24)

[1] Mekke müşriklerinin kullandığı bu tabir Kur’ân-ı Kerîm’de birkaç yerde geçmektedir. Bkz. Enfal, 31; Nahl, 24; Mü’minûn, 83

[2] Mü’min, 78

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu