Kitabiyat

İşârî Hadis Şerhleri -1-

Allah’a hamd, Rasülüne salat ve selamdan sonra;

Nasıl ki Rabbimizin kelamını daha iyi anlama adına ulema tefsir çalışmaları yapmışsa, aynı şekilde Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) hadis-i şeriflerini izah etmek için de şerh kitapları yazılmıştır. Bu kitaplar, müelliflerinin ilmi sahadaki farklılıkları ve şerh çalışmasındaki amaçlarına göre hadis-i şerifleri farklı yönlerden izah etmeye çalışır.

Sözgelimi bazı şerhler sadece fıkhî izahlar yaparken bazıları ise isnadda zikredilen ravileri ve onların cerh ve ta’dil açısından durumlarını inceler. Biz ise bu yazımızda hadis-i şerifleri ahlakî, tasavvufî ve işârî yönde şerh etmeye çalışan alimlerden ve onların kitaplarından bahsedeceğiz.

1) Nevadirü’l Usûl fî Ma’rifeti Ahbari’r-Rasül

Hakîm et-Tirmizî’ye (rahimehullah) (v. 285) ait olan bu eser, ilgili alanda ilk akla gelen kitaplardandır. Müellif zamanının önde gelen sûfîlerinden olup tasavvuf ehli birçok zattan istifade etmiştir ve kitaplarının neredeyse hepsi zühd, ahlak ve tasavvuf içeriklidir.

Müellif bu eserinde 294 konuyu ele alarak kendi isnatları ile zikrettiği hadisleri edebî, ahlakî ve tasavvufî olarak şerh etmiştir.

Kitabındaki başlıklardan bazıları şunlardır;

  • Öfkelenmemek
  • Ölüm anında kelime-i tevhidi söylemek
  • Kabir ziyareti
  • Dünyadan sakınmak
  • Fakirliğin fazileti
  • Tövbe etmek
  • İlmin fazileti

Hadisleri şerh etme usûlune dair şunlar söylenebilir: müellif hadis-i şerifleri bazen ayet-i kerimelerle, bazen bir hadisi başka bir hadisle, bazen de sahabe ve tabiin sözleri ile izah ederek şerh etmektedir.

Müellifin bu şerhindeki bir başka yönü ise hadis-i şeriflerdeki bazı lafızları lügat, sarf, nahiv ve iştikak açısından değerlendirip bu ilimler üzerinden bir takım işârî manalar ile bağlantı kurmasıdır. Kitap Daru’l-Minhâc ve Daru’n-Nevâdir baskıları ile tahkikli bir şekilde neşredilmiştir.


2) Bahru’l-Fevâid veya Meani’l-Ahbâr

Ebu Bekir Muhammed b. İbrahim el-Kelabâzî (v.380) (rahimehullah)’a ait olan bu eser, bu alanda Nevadirü’l-Usul’den sonra akla gelen eserimizdir.

Kelâbazi’nin (rahimehullah) tasavvuf alanındaki behresi et-Tearruf isimli eserinden bilinmektedir.

Eserde bir öncekinden farklı olarak, işari manaların daha az; edebi ve ahlaki izahların daha fazla olması dikkat çekmektedir. Ayrıca Allah’ın (azze ve celle) sıfatları ile alakalı konulara değinilmesi göze çarpmaktadır.

Eserin içeriğine dair şu başlıklar zikredebilir:

  • Allah’ın kulunu sevmesinin alameti
  • Allah’a karşı hüsnü zan yapmak
  • İstikamet
  • Şeytandan korunmak
  • Tevekkül ve sebeplere yapışmak
  • Dünyanın zemmi
  • İyilik yapana karşılığını vermek

Kitap tahkikli baskısı Daru’s-Selam yayınlarından iki cilt olarak neşredilmiştir.


3) Behcetü’n-Nüfûs ve Tehallîhâ bi Ma‘rifeti Ma lehâ ve Ma Aleyhâ

Endülüs ulemasından Ebu Muhammed Abdullah b. Ebî Cemre’ye (v. 695) (rahimehullah) ait olan bu eser aslında yine kendisinin Sahih-i Buhari’den seçtiği 296 hadis-i şerifin şerhidir.

Eserde bir öncekilerden farklı olarak ahkam-ı fıkhiyyeye yer verilse de tasavvufi izahları yoğun olarak görmekteyiz. Hatta müellif birçok yerde “فيه دليل للصوفية”, “فيه دليل للفقراء”, “فيه إشارة لأهل القلوب gibi tabirler kullanmaktadır.

Ayrıca müellif 65 defa Efendimiz’i (sallallahü teala aleyhi ve sellem) rüyasında görüp kitabını övdüğünü ve kendisinin şerh ettiği bazı hadislere Efendimiz’in (sallallahü teala aleyhi ve sellem) nasıl karşılık verdiğini kitabının son tarafında “المرائي الحسان isimli bölümde zikretmiştir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu